Category: Türkçe

Date:

Dönem başından beri koşturuyorum. İlk hafta yeni öğrenciler için oryantasyon çalışmaları, ikinci hafta 4 adet 2 saatlik Linux/Pardus semineri vermem, üçüncü hafta Oracle seminerinin organizasyonu, beşinci hafta 3 akşam boyunca Python eğitimi vermem derken okul açılalı 1,5 ay olmuş da ipin ucunu az daha kaçırıyormuşum. Her ne kadar bu yaptıklarımın bana doğrudan bir katkısı olmasa da hayat tecrübesi ve sunum rahatlığı katması açısından faydalı oldu diyebilirim.

Linux/Pardus Semineri

Linux/Pardus seminerlerinde ~250 kişiye ulaştık, öğrenciler arasında oldukça olumlu bir izlenim bıraktığımızı duydum. Ancak birtakım sorunlarla karşılaşan bazı insanlar ilk başta hevesli olsalar da hemen soğuyuverdiler. Sorunlar genellikle ağ bağlantısıyla ilgiliydi. Pardusta USB Modem veya yurttan PPPOE bağlantısı kurmak çok kolay olmadığı için sorun yaşayanlar oldu. Bazıları IE tarayıcısı isteriz diyen sitelerin mağduru oldular, bazıları disk tablosunun bozulmuş olmasından dolayı Pardus kurulumu yapamadılar. Ama bu 250 kişiden 10-15 kişi dahi kullansa faydadır. Onlar da ileriki zamanlarda giderek artan sayıda kişiye Pardusu ve Linuxu tanıtacaklardır. Şimdilerde Volkan‘dan duyduğuma göre yurtta masaüstünü gören herkes "Bana da Linux kursana" diyormuş. Artık top onda ;)

Oracle Semineri

Sonra Oracle semineri geldi, oldukça uğraştığım bu seminere katılım hiç beklemediğim kadar çoktu. Ders saati diye 20-30 kişi geldir diye korkarken 75 kişilik bir katılım gerçekleşti. Sanırım bunda son anda hazırladığım "Yılda $80,000 maaş" sloganlı afiş ve herkese tek tek ağız duyurusu yapmam etkili oldu. Oracle kursu aldığım Bilginç IT Academy‘den Zekeriya Beşiroğlu güzel bir sunum yaptı. Katılımcılar ağırlıkla birinci sınıf olduğu için teknik kısımlarını anlamakta zorlansalar da sunumun geri kalanından memnun kaldılar. Bilginç de bizim çalışmamızdan memnun kaldı.

Python Eğitimi

İki hafta sonra ise Python eğitimini gerçekleştirdik. Geçen sene 7 hafta, 1er saatten düzenlediğimiz bu eğitimi bu sene ard arda 3 gün x 3 saatte bitirelim dedik, ancak hesap hatası yapmışım. 3 saatin 30 dksı yemeğe gidip, 10 dakikası sondan, 15 dakikası da baştan kesilince geriye 2 saat kalmış ve 3×2 = 6 saatte anlatmaya kalkmışım bütün bir Python programlama dilini. Ben de geçen seneki ders notlarına bakıp "Ya o zaman daha çok şeyi daha detaylı işlemişiz, şimdi niye yetiştiremiyorum?" dememle bu gerçeği fark etmem bir oldu ancak 2 gün geçmişti bile. 4 saat içerisinde "sınıflar" konusunu bile bitirince insanlarda bir baş dönmesi oldu galiba. İlk günkü 70 kişilik katılım(yemekten sonra 50), ikinci gün 40 kişilik katılım, üçüncü gün ise 15 kişilik bir katılım oldu. Grafiğini çizmeyi istemezdim pek. Gerek ders yorgunluğu, gerekse farkında olmadan çok hızlı gitmem ve rica etmeme rağmen kimsenin beni uyarmaması sebebiyle bir facia oldu galiba. Neyse, çok ilgi duyan 15-20 kişi sonuna kadar kaldı, bunlardan 5i devam ettirse kafi.

Eğitimle ilgili birçok kişiden güzel (çok iyi anlattığımı, eğlenceli örnekler sunduğumu ve insanların dikkatini çektiğimi, pythonun çok güzel bir dil olduğunu) yorum alsam da dedikodu protokolünden duyduklarıma göre "Çok bildiğim için takır takır geçtiğim"i söyleyenler varmış. Zaten o grafik de onu gösteriyor. Keşke söyleselerdi. Ancak ilk gün katılımcıların Pythonun ödevlerini yapmalarında yardımcı olabileceğini gördüklerinde gözlerinin nasıl parladığını belirtmeden geçemeyeceğim.

Diğer bir tespitim ise PyQt ve Djangonun uzun bir zaman içerisinde yavaş yavaş ve pedagojik açıdan incelenerek adım adım anlatılması gerektiği. Yoksa sırf tanıtmış olmak bile gözlerini korkutuyor. Django orta vadede birçok konuda hayat kurtarsa da web programcılığı deneyimi olmayan katılımcılara yapılması gereken ilk ayarları gösterdiğinizde ürküyor. Bunun yerine PHP dosyası açıp bodozlama kod yazmak çok daha çekici gelecektir tahminim. Buradan Django semineri yapmak isteyenlere duyurulur: kitlenizi iyi belirleyin, sunumunuzu pedagojik açıdan inceleyin ve zamanı iyi ayarlayın.

Şimdi okul zamanı

Şimdilerde ise uzun bir zamandır astığım derslerime yoğunlaşmayı düşünüyorum. Bilgisayar Ağları, Yazılım Mühendisliği gibi oldukça sıkıcı derslerin yanında Biyoinformatik ve Antropoloji gibi güzel dersler de mevcut. Ayrıca en önemlisi Tezim için Matlabla boğuşuyoruz. Signal Processing Toolboxun pathlerini görmesine rağmen bu araç kutusunun dosyalarını başka bir yere kopyalayıp Path listesine bu yeri ekleyerek çalıştırabildik. İleride gelişmeleri yazarım yine.


Share: FacebookGoogle+Email


comments powered by Disqus