Category: Türkçe

Date:

Bu yazımda doktora süresince öğrencilere TÜBİTAK'tın sunduğu karşılıksız burs desteğini artılarıyla, eksileriyle ve alternatifleriyle anlatacağım. Yazıyı Boğaziçi Bilgisayar Mühendisliği'nde doktora yapan birisi gözüyle yazıyorum. Başka okullarda, başka bölümlerde şartlar çok daha farklı olabilir. Bu yazı tavsiye (bu bursu alın) ya da men etme (bu bursu almayın) niteliğinde değildir. Herkes getiri ve riskleri kendi şartlarına göre değerlendirmelidir.

TÜBİTAK bursu nedir?

TÜBİTAK'ın son yıllarda sunduğu Doktora karşılıksız bursu (BİDEB 2211), birçok öğrenci için eşi bulunmaz bir destek. TÜBİTAK, belirli alanlarda (fen ve mühendislik ağırlıklı) doktora yapan başarılı öğrencilere "siz geçim derdiyle meşgul olmayın, ben size geçinecek kadar burs veririm, siz yeter ki doktora çalışmalarınıza odaklanın" diyerek (aile dışı kefil bulmaları halinde) burs veriyor.

Öğrenciler çalışmıyorlarsa 1800 TL, ola ki işe girmeye karar verirlerse 500 TL aylık burs alıyorlar (2011-2015 arası böyleydi). TÜBİTAK'ın bu burs karşılığında bir beklentisi mevcut. Yılda 2 defa öğrenci belgesi göndermek ve okulu belirli bir süre içerisinde bitirmek. Şartları yerine getirirseniz geri ödeme istenmiyor.

2011 yılında burs almaya başlayanlara 5 yıl burs öderiz, 6. yıl idare ederiz, eğer 6 yıl içerisinde doktoranı bitiremezsen sana ödediğimiz tüm tutarı yasal faiziyle birlikte geri alırız diyerek 120-130 bin TL'lik bir senet imzalatılıyorken 2012 yılından itibaren bu bursu alanlar için 4 yıl öderiz, 6. yılda bitirmen lazım koşulu gelmiş.

Maddi Getirisi

Çalışmayan bir doktora öğrencisi son 3 yıldan beri Genel Sağlık Sigortası primi ödemek zorunda. Öğrenci tek başına bir evde kalıyorsa düşük bir tutar olmakla birlikte orta halli ailesinin yanında kalıyorsa her ay 140 TL civarında ödeme yapmakla yükümlü. 1800 - 140 = 1660 TL kalıyor geriye. 5 yıl boyunca bir zam yapılmadığını düşündüğümüzde (enflasyon oranında zam yapılsaydı 5. yılda 2540 TL beklentimiz olmalıydı) doktora sonuna doğru reel değeri 1400 TL'ye kadar iniyor.

Şu durumda öğrencinin bu rakamları göz önünde bulundurarak karar vermesi gerekiyor. Bilişim sektöründeki maaşlarla kıyaslandığında çok düşük rakamlar bunlar. Ancak diğer sektörlerde hem iş bulma sıkıntısı, düşük maaşlar ve işin doktoraya vakit bırakmaması sebebiyle 1800 TL kayda değer bir miktar.

Alternatifleri

Proje bursu

En güzel alternatifi bu. Eğer bir projeniz varsa bunu TÜBİTAK'a yazıp proje desteği alırsanız ayda 2500 TL burs alabiliyorsunuz (2015 itibariyle 1800'den 2500'e yükseldi) ve gidişat hakkında rapor yazmaktan başka gereksinimi yok. Bildiğim kadarıyla (emin değilim) eğer karşılıksız burs alıyorsanız bile bu proje bursundan faydalanıp bursunuzu dondurabilir, çok tutar birikmesini engelleyebilirsiniz. Genelde projeler 1-2 senelik oluyor. Süre bittiğinde tekrar proje yazmanız gerekiyor.

Ayrıca üniversitelerin kendi araştırma destekleri olabiliyor. Onlar da benzer miktarlarda proje bursu verebiliyorlar.

Asistanlık

Üniversite ortamında bulunmanız, hocanıza her an ulaşabiliyor olmanız, sigortalı olmanız ve insan içinde olmanız sebebiyle ikinci tercih sebebi olabilir. Ama istemediğiniz ve hoşunuza gitmeyen birçok görev de sizi bekliyor olacak. Maaşları 2015 zamlarıyla birlikte gayet iyi seviyelere (3200 TL) ulaştı. O açıdan tatminkar bir seçenek. Özel üniversitelerdeki maaşın ise 1500-2750 aralığında olduğuna dair duyumlar aldım. Kimisi sigortalı kadrolu asistan olarak çalıştırırken kimisi burslu öğrenci olarak asistanlık görevleri vermekte. O açıdan devlet üniversitelerindeki bir asistanlık çok daha avantajlı.

Devlet Memuriyeti

Bu iki seçenek olmadığında iyi bir KPSS puanınız varsa rahat ve çok zorlamayan bir devlet memurluğu eşliğinde doktoranızı yürütmeye çalışabilirsiniz. Bazı kurumlar doktora eğitimini teşvik edebiliyor üstelik. Ancak bilişim sektöründeyseniz kamu pozisyonları sizi bir hayli köreltebilir.

Özel Sektör

Özel sektörde çalışıp bir yandan doktora yapmak baya zor ve yorucu. Akşamları ve haftasonları dinlenmek istiyor, doktoraya yoğunlaşamıyorsunuz. Ama birçok insan maddi gerekçelerle bu yöntemi tercih ediyor. Bununla birlikte özel sektör içerisinde bazı firmalar akademik çalışmalara değer veriyor ve size kolaylık (haftada 1 gün doktora için izin verme ya da yarı zamanlı çalışma gibi) sağlıyorlar. Bu firmalarla çalışmayı tercih edebilirsiniz. Özellikle AR-GE merkezlerine son dönemde doktora mezunu ve öğrencisi çalışan çalıştırma şart ve teşvikleri geldi.

ÖYP

Öğretimüyesi Yetiştirme Programı vasıtasıyla asistanlık yaparak doktoranızı tamamlayabilirsiniz. Mezuniyet sonrası kadronuz da hazır, sigortanız da var, kıdeminiz de artıyor. Ancak sonrasında zorunlu görev yapmanızın beklendiğini ve özgürlüğünüzün kısıtlanacağını unutmayın. Nitekim okuduğunuz süre kadar zorunlu hizmet yapmanız gerekiyor.

Almalı mı?

İş yerinde çalışmaktansa TÜBİTAK bursu alır doktora çalışmalarıma odaklanırım demek çok mantıklı görünüyor. Ancak gözden kaçan bazı noktalar var. Avrupa'da ders alınmadığı için doktora 3-4 yıl sürerken Türkiye'de doktora ortalama 6-7 yıl sürüyor birçok okulda. Bazı bölüm ve okullarda mezuniyet için katı şartlar mevcut. Bununla birlikte doktoranın 3-4 senede bitebildiği okul/bölümler olabildiği gibi doktoranın ortalama 6 yıl sürdüğü bir bölümde 4 yılda bitiren istisnalar da olabilir.

Bölümün Beklentileri

Örneğin Boğaziçi Bilgisayar'dan mezun olabilmek için 8 ders alıp, zorlu doktora yeterlilik sınavını geçip, tez konusu önerip kabul ettirip, tezi savunmadan önce SCI/SCIE/SSCI dergilerinde 2 adet makale çıkarmanız bekleniyor. Bu dergilerin rekabeti yüksek olduğu gibi size dönüş süreleri de alana ve dergiye göre değişebiliyor. Kimi dergi 3 ayda olumlu/olumsuz yanıt dönerken kimi dergi 2 yıl boyunca hiç cevap vermeyebiliyor, düzeltme isteyebiliyor. Siz de onların keyfini beklemek zorunda kalıyorsunuz. Bu da mezuniyetinizi uzatıyor, bursunuzu tehlikeye sokuyor. Burs süresinin dolduğu gerçeği ise stresinizi artırıyor ve mizacınıza göre motivasyonunuzu düşürebiliyor ya da aksine sizi daha da hırslandırabiliyor. İTÜ Bilgisayar'da ise 1 dergi, 1 konferans beklentisi var.

İstatistiğe göre hareket etmek

Tüm bu sebeplerle burs almadan önce bölümdeki diğer doktora öğrencileriyle, hocalarıyla, hatta sekreterlikle konuşup en az, en çok, ortalama, medyan kaç senede doktora bitiriliyor konusunda fikir sahibi olmanızda fayda var. Özellikle de danışmanınız belliyse mevcut ve mezun öğrencilerinin istatistikleri daha da önemli. Ancak çalışıyorlarsa bunu da hesaba katmak lazım. Çalışan birisi 8 senede bitiriyorsa çalışmayan birisi 5 senede bitirir gibi bir hesap fena olmaz. Şu aşamada 4 yıl para ödenecek, 5. ve 6. yıl para ödenmediği ve okula harç ödemeye başladığınız halde tezinize odaklanıp geçinip mezun olabilecek misiniz?

Senaryolar

Bizim bölümde çok iyi bir öğrenciyseniz ve şansınız yaver giderse:

  • 2-3 dönemde dersler biter.
  • 1 dönemde yeterlilik sınavına hazırlanır, ilk seferde geçersiniz.
  • 1 dönemde tez önerisinde bulunur ve kabul ettirirsiniz.
  • 1 dönemde ilk dergi gönderinizi yaparsınız, çünkü daha önceden başlamıştınız çalışmaya zaten. 3 ayda kabul olur.
  • 2 dönemde ikinci dergi gönderinizi yaparsınız. 3 ayda kabul olur.
  • 1 dönemde dergi makalelerinizi derler toparlar tez haline getirir ve tez savunmanızı yapar, mezun olursunuz.

Toplamda 8-9 dönem yani 4-4.5 sene etti. Son döneminizde süreyi aştığınız için burs alamadınız. Bu çok iyi bir öğrenciyseniz ve şansınız yaver giderse geçerli. En ufak bir aksilik olsa 4 yılı aşmanız işten değil. İşe girmeniz sebebiyle derslerin uzaması, yeterlilik sınavına birden fazla dönem harcamanız (çoğu kişi ikinci seferde geçiyor), tez önerinizin kabul edilmemesi, danışman hocanızın okuldan ayrılması gibi durumların her biri en az birer dönem sarkmaya, 5-6 seneyi geçmeye sebep olabilir. Boğaziçi Bilgisayar'da yeterlilik sınavını geçmiş öğrenciler teze ortalama 4. senesi dolduğunda başlıyor. Tezin de 2 seneden önce bitmesini beklememek gerekli. Eğer ailenizin yanında kalıyorsanız ya da maddi durumunuz iyiyse 6 yıl olan sınıra kıl payı mezun olmanız garantisi olmasa da mümkün. Bununla birlikte sadece burs ile yaşıyorsanız 4 yılın sonunda burs bittiğinde 2 yıl parasız kalacaksınız. Böyle bir durumda proje bursu alma imkanınız olursa rahat edersiniz.

Bu hesap diğer okul ve bölümlerde farklı olacaktır. 3-4 yılda bitirmenin yaygın olduğu yerler de var. Böyle bir yerde okumanız durumda bu burs sizin için avantajlı hale gelebilir.

Not etmek gereken bir diğer husus bu bursu aldığınız dönemler (24-30 yaş arası) evlenmeye niyetlenebileceğiniz dönemler. Mevcut tutarla geçinmek İstanbul koşullarında ek destek olmadan kolay değil. Anadolu'da ise kabul edilebilir bir miktar.

Bonus: MEB Yurtdışı Bursları

Doktora başlı başına zorlu ve ucu açık bir süreç. Ne kadar süreceğini bilmiyorsunuz. Üstüne yurtdışında doktora yapacak olduğunuzda ek zorluklarla baş etmek zorunda kalacağınızı unutmayın. Ayrıca ülkeden ülkeye doktora süreleri değişmekte. Avrupada ortalama 3-4 yıl sürerken Kuzey Amerika'da 5-7 sene sürebiliyor. Bursunuz bu sürelerin altında bir koşul koşuyorsa sorun yaşayabilirsiniz.

Nitekim yakın zamanda Kanada'da doktora yapan Emel Aslan adlı bir MEB bursiyeri, koşulların doktorası esnasında sıkılaştırılması üzerine büyük bir strese girerek kalp krizi geçirmiş, vefat etmiştir. MEB'in koşulları Kanada'daki doktora süresinin uzunluğunu hesaba katmamıştı. Normalde süre aşımı durumunda ek zorunlu hizmet yaparak ceza ödeniyordu, ancak yeni uygulamayla birlikte verilen yüzbinlerce dolarlık bursun tamamı geri isteniyordu. Şu anda kapanmış olan Twitter hesabından yaptığı "bizi duyun" paylaşımlarından anlaşıldığı üzere bu strese kalp dayanmamıştı.

Sonuç

Bahsettiğim burslar öğrenciler ve ülkemizin geleceği için son derece önemli destekler. Ancak doktora sürecinin belli bir standardı olmadığı için [üniversite, bölüm, danışman, öğrenci, tez konusu] faktörlerinin her birisi doktora süresini etkilemekte, doktorayı ucu açık bir süreç yapmakta. Bu da destek niyetiyle sunulan bu bursların yararlı olduğu gibi yerine göre zararlı hale gelebilmesine de yol açmakta. Siz siz olun bu tür burslar almadan önce iyice araştırın, kendi durumunuza ne kadar uyduğunu, risklerini ve getirilerini inceleyin.

Çağrı

Öğrencilere ve ülkemizin bilimsel kalkınmasına destek olunması amacıyla sunulan bu bursların şartlarında hem maddi (miktar ve GSS primi) olarak hem de süre sınırı açısından iyileştirilmeye gidilmelidir. Hatta mümkünse süre sınırını aşan öğrenciden geri ödeme istemeden önce bölümdeki durumun ve öğrencinin bursu suistimal edip etmediğinin değerlendirilmesi çok daha adil olacaktır, burs stresini giderecektir. Bu sayede doktora öğrencileri akademiden ve ARGE'den kopmayacak, ülkemizin gelişimine daha fazla katkıda bulunacaklardır.


Share: FacebookGoogle+Email


comments powered by Disqus